DOLAR32,4504% -0.15
EURO34,8290% -0.66
STERLIN40,7959% -0.56
FRANG35,5088% -0.41
ALTIN2.438,67% 0,10
BITCOIN63.450,720.872
reklam
YILMAZ IŞIKTÜM YAZILARI

Su ve Gebze uyurken…Birileri yerleri halı gibi altımızdan çekiyor…

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi : Google News
Su ve Gebze uyurken…Birileri yerleri halı gibi altımızdan çekiyor…
reklam

Değerli Gebzeliler..Herkese sağlıklı ve mutlu bir gün diliyorum. Bu gece rüyamda Gebze’nin eski günlerini gördüm…70’li yılları aynı şekilde gördüm…

Bunu sizlerle paylaşayım dedim. Biz ailecek dede tarafından, rahmetle dedem sayesinde tam 116 yıllık Gebzeliyiz…

Rahmetli Dedem (Kasım dedem-Annemin babası) 1904 yılında Gebze’de askerlik yapmış…

Geçtiğimiz aylarda anlatmıştım bunu…

Biz küçükken dedem rahmetli bize Gebzeyi anlatırdı. O günleri tekrar yaşar gibiydi…

Gebze’nin merkezinde heybetli yapısı ile yıllara meydan okuyan tarihi medar-ı iftiharımız olan Çoban Mustafapaşa Camii ve Külliyesi’ni daha 4-5 yaşlarındayken duymuş ve ondan işitmiş birisiyim…

1978 yılının  tam yaz ortalarında Temmuz ayında ayak basmıştık Gebze’ye…

…Ve işte şirin Gebze kasabası tam karşımdaydı. Tam 18 yaşımdaydım. Şile tarafından ılgıt ılgıt esen serin rüzgar ferahlatıyordu insanı yazın en yakıcı sıcağında Gebze’de…

Gebze, 70’li yılların sonlarına doğru köyleri ve iki nahiyesi ile birlikte nüfusu taş çatlasa 50 bin küsurdu…

Tarihi camiinin etrafı yollarla çevrili, hemen yanıbaşında meydan, at arabaları ve üç tekerlekli pır-pır’lar (triportorlar) Yumrukaya’dan şehir merkezine Yumrukaya suyu taşıyordu damacanalarla…

Cuma günleri köyler adeta Gebze’ye akar, cuma günü kurulan pazarda köylüler mahsullerini satarlardı herkes alış verişini yapardı.

O zaman Gebze’nin merkezi mahalleleri, Mustafapaşa, Osmanyılmaz, Hacı Halil, Sultanorhan ve Güzeller mahallesi idi…

Pazartesi pazarı bugünkü Doğan caddesi üzerine kurulur. Cuma pazarı da Osmanyılmaz mahallesinde yer alırdı…

Ekmeğimizi Doğu Fırını, Başak Fırını ile Aksesapağı’ndan bir fırından alırdık. Yazı caddesinde Rahmi abinin ve sonradan Muhtar olan Ahmet Enişte’nin bakkalı vardı.

Arapçeşme tarafı ise Pelitli’ye kadar uçsuz bucaksız ekin tarlaları vardı. Bugünkü sanat okulunun bulunduğu yerden aşağılara kadar bomboştu her yer. Arapçeşme diye bir mahalle o zamanlar yoktu. Tarlanın ortasında Macır Sütçü Galip Aganın evi vardı sadece çeşmenin karşısında . Pelitli’yle kadar uzanan ve sessiz sessiz akan Çamaşır deresinde balıklar ve su kaplumbağaları yüzerdi. Pelitli altında elma bahçelerninin altından akar ve Aşağı Çerkeşli( bugünkü Dilovası) altından geçerek Diliskelesinden denize akardı…

Eski İzmit Yolu (Mollafenari üzerinden) sakindi vee köylülari Gebze ile buluştururdu.. Eski Gebze Çöplüğü olan yerden Gebzeliler ada çayı toplar kış günleri kaynatıp içerlerdi.

Bugünkü Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nin ( GOSB) olduğu yerden çayır mantarları toplardık bol , bol…

Aksesapağı’dan Akse’ye doğru uzanan yol çatal olarak ayrılır bir ucu , Mandıra’ya ve Akse’ye ( Bugünkü Çayırova merkez), bir ucu da Merkepli-Eşekli (Bugünün Şekerepınar’ına giderdi…

Bina yoktu, beton yoktu…

Sanayi yoktu

Huzur ve sessizlik vardı…

Gaziler Dağı’nın yükseklerinde kartallar uçar, ormanın içinde kurtlar, çakallar, tav şanlar gibi yaban hayvanları barınırdı…Aşağısında da İzmit Yolu üzerinde Kocaman dev bir kayanın dibinden çıkan suyu akan Yumrukaya çeşmesi vardı…

kuzeyden esen rüzgar, köylerden yeni doğmuş kuzu meleme sesleri ile çobanların haykırışlarını getirirdi.

Köyler tarımla ve hayvancılıkla uğraşır… Peynir, süt, yumurta hep orada gelirdi.

Cuma günleri köylüler, yumurta küfeleri, yoğurt çangaları, özel peynir , sebze ve meyve sepetleri ile pazarda yerini alırlardı.

Gebze kahveleri kalabaklaşır, herkes demli çay eşliğinde haftalık sohbetlerini yaparlardı…

***

Peki 80’li yıllar çatınca Gebze ne oldu?

Ne hale geldi?

İlk önce İstanbul’dan yavaş yavaş kovulmaya ve oradan çıkarılmaya başlanan fabrikalar Gebze’nin kuzeyine yerleşmeye başladılar…

Öyle ki, 80’li yılların ortalarında kuzeyimizde Gebze Organize Sanayi Bölgesi kurulmasına ihtiyaç duyuldu ve İstanbul’dan çıkartılan Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından oluşan bir topluluk GOSB’u oluşturdu.

GOSB’un temel atma töreninde yer alan ve buna şahit olan çok az sayıdaki gazeteciden birisiyim. (Dönemin Başbakanı Turgut Özal, Eşi Semra Özal, Dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Şükrü Yürür, Başbakanlık Başdanışmanı Adnan Kahveci, Dönemin Kocaeli Valisi İhsan Dede, Dönemin Gebze Kaymakamı Atilla Yaşa, Gebze Belediye Başkanı Bülent Atasayan ve bizler vardık ve hazır bulunduk orada…)

Sonraki yıllarda GOSB’u diğer OSB’ler izledi….

Köylülerden sanayi tarafından yer kopartılması olayı 90’lı yıllara taşındı ve ilk olarak Şekerpınarlılardan toprakları alındı ve buraya Taşıt Organize Sanayi Bölgesi kuruldu. Kurucuları arasında eski DSP Kocaeli Milletvekili Ahmet Arkan oldu. Böylece TOSB da kuruldu.

Daha sonra sıra geldi yine İstanbul’dan kovulan makinecilerin Çerkkeşli- Köseler arasına yerleşmeye…

Bu hususta Çerkeşli’de 90’lı yılların başlarında yapılan ÇED toplantısında bizler de vardık bir avuç Gebzeli gazeteci…Bizlerin ÇED’in kabul olmaması yönünde görüşümüz ve isteğimiz vardı. Bizden bir iki gazeteci net olarak makinecilerin yanında yer aldılar. Bunların kim olduğunu o dönemi ve yazılan yazıları araştırın net olarak sizde görürsünüz… ÇED toplantısında bir köylü ayağa kalkarak söz istedi ve dedi ki, ” Yer bizim yerimiz size ne oluyor?” Bize de söyleyecek söz kalmamıştı zaten. Öyle ya biz kimdikDaha sonradan bu yerler çok ucuza köylüden alındı ve sonradan köylü kendi yeri yüzünden makinecilerle mahkemelik oldu. Makinacılar köylüyü yerini Arsa Ofisi marifetiyle vermiyor gerekçesiyle mahkemeye verilmişti ve o yerler de elden çıkarak bugünkü İMES kuruldu.

Sonraki yıllarda devamla, bu kez Pelitli tarafına depo ruhsatı ile fabrikalar bitmeye başladı mantar gibi. Bu teşebbüsçüler de Gebze’de kendine çok az da olsa destekçi buldu. Bu kez oraları fabrika ile doldu. Birkaç kez Valilik buraların kapatılacağını söylese de yıllar geçince yerel ve genel bazı yönetimlerin ve siyasetçilerin de destekleriyle şimdi o fabrikalar da şimdi kuzeyimizde faaliyetlerini sürdürüyorlar…

***

Ve gelelim günümüze.. Birkaç yıl önce bu kez Gebze’ye Mermerciler Fuar alanını kurmak istediler. hem de öyle ilginç bir planlama yapılmış ki, hilkat garibesi ve inandırıcılıktan uzak…

Bu hususta o dönemin Gebze Belediye Meclis Üyeleri CHP’li Fahrettin Bostan ( Daha sonra partisinden ihraç edildi) buna şiddetle karşı çıktı ve olayın durdurulması için idari mahkemeye başvurdu. kulakları çınlasın Bostan’ın bu mücadelesi takdire şayan bir mücadeledir. Gebze adına kendisine teşekkür ediyorum. Bostan sayesinde kamuoyu Mermerciler projesinin Kuzey Marmara otoyolu planlarına işlenmiş olduğunu öğrendi. . Plan ilk olarak 2017’de onaylandığında 500 dönümlük orman arazisi Anayasa Mahkemesi kararına aykırı olarak tıpkı bugünkü gibi tahsis edilmişti. Bu konudaki itiraz hedefi ise Gebze halkının zararını olacak rant projelerine ortadan kaldırmaktı.

Akabinde yine bu hususu mahkemeye taşıyan CHP’li Meclis Üyesi Neşe Celep de bu süreci basına şöyle özetlemişti:  “Gebze Belediyesi’nde meclis üyesi olduğum dönem içerisinde Gebze halkının  menfaatleri doğrultusunda kararlar almaya  Gebze’nin aleyhine olan idari işlemlerin karşısında durmaya çalıştım. Gebze kamuoyunun gündemine gelen ve kamuoyunda mermerciler fuar alanı olarak bilinen ismi sonra da uluslararası fuar alanı ve son olarak Anadolu Ticaret Vadisi olarak değiştirilen Sözde kamu yararına projedir Bu projenin /25000 lik ve 1/5000 1/1000 ölçekli Nazım imar planlarına tarafından açılan Kocaeli 1. İdare Mahkemesi 2018/852 esas sayılı davada 26 11 2019 tarihli karar ile 1/25000 ve 1/5000 ölçekli nazım imar planlarını iptaline karar verilmiştir .Bu karar ile Sözde fuar alanını kapsayan alanda 1/250001/5000 ölçekli planlar iptal edilmiş ve bu planları dayanak alan 1/1000 ölçekli planlar ve buna bağlı işlemlerin tümü mahkemece durdurulmuş bulunmaktadır.”

Neşe Hanım’a da Gebze kamuoyu adına bu mücadelesinden ötürü teşekkür ediyoruz.

***

Gelelim bu günümüze…Su uyur rantçı uyumazmış demek… O yüzden fazla uyumamak gerekiyor. Ben son yıllarda bildim bileli, birileri hep Gebze’nin en güzel arazileri ve yerleri ile uğraşıyor. Bakın bakalım en güzel yerleri kim almış tapudan belli…Ana caddeye cepheli yerlere kim sahip olmuş önceki dönemde…Yani işleri güçleri bu yerleri kimsenin haberi olmadan kapmak rant yapmak…Az kalsın Fatih’in Otağını-Hünkar Çayırımızı da sırtlamışlar, yüklemişler katıra götürüyorlardı, son anda faarkına vardık, Gebzeliler sesleri ile müsaade etmediler…Şimdi de gözlerini askeriyeden boşalan alanlara diktiler. Bu rantçıları çeşitli kılık ve kılıflarda görebilirsiniz. Her türlü numara var onlarda. Şimdi de Askeri kışlamıza konmak istiyorlar. Sadece 400 dönümü değil arkadaş, biz 600 dönümüne yakın yerinin tümünün millet bahçesi olmasını istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın kesin talimatı var: ” Millet Bahçesi olacak” diye. Öyle 400’ü bilmem yeterli Gebze’ye gerisini biz yapılandıracağız havalarına girmeyin! Kimin malını bölüşüyorsunuz? O yüzden herkesin uyanık olması lazım. Bakınız adamlar burasını kırpmak ve katır yükü ile aşırmak için Meclislere bile getirmişler konuyu sessiz sedasız.Basın dahil kimsenin haberi yok? Niye? Çünkü bu işi sessiz olarak “halletmek” istediler…Bu işi Ankara mı çözecek, Kocaeli kendisi mi çözecek onu göreceğiz.

GTO Yönetim Kurulu Başkanı Nail Çiler, Geçmiş dönem Gebze Mimarlar Odası Başkanı Aşkın Özhan Öztürk ile bir avuç Gebze’yi 24 saat düşünen insanın bas bağır haykırdıkları bir gerçek vardı Gebze’de:

“Allah korusun olası bir deprem konusunda Gebze’de toplanacak alan yok, çadırların kurulacak alanı yok. kızılay çadırlarının, AFAD ekiplerinin konuşlanacağı alan yok… O halde yegane şansımız bize Askeriye’den kalan boş arazimizdir… “

Gebze için bu hususta kim mücadele ettiyse, halen ediyorsa teşekkür ederiz.

GTO Başkanı Çiler’in bu konuda çabasını sürdürdüğünü biliyoruz. Kendisine teşekkür ediyoruz.

Gebze Eski Mimarlar Odası Başkanı ve İYİ Parti il yöneticisi Aşkın Özhan Aşkın, ” Kalan son yerlerimiz heba ediilmemeli. Buraları olası afetler için halkın konuşlanabileceği, AFAD Merkezi’nin olabileceği yerler olarak kalması gerekir..” görüşünü taşıyor. kendisine de teşekkür ederiz.

İşte bunun da tez elden kolay elden Mermerciler sitesi için harcanmaması gerekiyor.

Gebze

Gebze Belediyesi’nin hazırladığı bu plan insan yapısı bir plan. Kul yapısı yani. Yaptıkları gibi bu plan iptal edilebilir Gebze’nin geleceği adına.

Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın askeri alanlar için “kesinlikle Millet Bahçesi olacaklar” diye bir talimatı var…

Gebze Askeri kışlası Gebze halkının yararına, yarınları düşünmek adına mutlaka ama mutlaka tamamı Millet için yeşil alan kalmalı. Unutmayalım ki, yüzbinlerin yaşadığı Gebzemizin yegane soluklanabileceği zor durumlarda sığınabileceği bir yer sadece orası kalmıştır.

Ancak öncekigün gerçekleşen Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında lericiler Sitesi ile ilgili gündem maddesi oyçokluğuyla kabul edildi. Ve eğer artık bu Ankara’dan dönmezse iş vahim…

Gebze Kışlası hususunda hassas olan vebu hususta basın açıklamaları yapan siyasi partilerimize, Sivil toplum kuruluşlarımıza, başkanları ve yöneticilerine hassasiyetlerinden ötürü teşekkür ederiz.

Bu duygu ve düşüncelerle kendini Gebzeli hisseden herkese selamlar!

Şimdilik bu konuda bu kadar.

SAĞLIKLA KALIN, SAĞLICAKLA KALIN!

reklam