Gebze her ne kadar kocaman ve devasa kabına sığmayan bir şehir gibi görünse de, 81 vilayetten, Kafkas ve Balkanlardan göç alan son yıllarda Suriye’den de aldığı göçlerle önemli sıkıntılarla başbaşa olan bir yerleşim yeridir.
Gebze 70’li yıllarda yeni yeni göç almaya başlamış tenha ve Tarihi İpek Yolu üzerinde köhne ve sessiz bir Anadolu kasabası idi…Kuzeyindeki köylerde insanlar tarım ve hayvancılıkla uğraşır, ürettiklerini Gebze ve İstanbul Kadıköy’deki pazarlara götürüp satar evlerine mutlu dönerlerdi…
Kuzey’den Şile tarafından esen mis gibi Karadeniz rüzgarı ile soluk alırdı Gebze insanı. Ayrıca yakın köylerinde (Demirciler-Köseler ve Çerkeşli)’deki insanlar hem bağ ve bahçe ile hem de öönemli derecede küçükbaş hayvancılığı ile uğraşır bunun emeğini almanın hazzı ve mutluluğu içerisindeydiler…
Mudarlı, Ovacık, Yağcılar, Tepemanayır gibi uzak köylerimizdeki insanlar ise daha çok ormancılıkla ve makilikle uğraşır geçinip giderlerdi…
ARTIK KUZULARI MELEŞEN AĞILLAR TARİHE KARIŞTI YERİNDE YELLER ESİYOR, YOLLAR GEÇİYOR…
***
Ne varki 80’li yılların başlarından itibaren bölgemize İstanbul’dan pek çok sanayinin kovulması ile başlayan sanayi istilası ile Gebze’nin başta kuzeyindeki tarım ve hazine arazileri bazı kurum ve kuruluşların marifetleri ile sanayicilerin eline geçti ve Gebze’nin sanayileşmesi (!) o zaman başlamış oldu.
Başta şehri yönetenler olmak üzere İstanbul ve Kocaeli vilayetlerinde önemli mevkilere ya yerleşen ya da bu önemli mevkileri etkileyen çevreler artık bölgemize “ALTIN YUMURTLAYAN TAVUK” gözü ile bakıp tarım arazilerini adeta kapışmaya başladılar.
***
Organize Sanayi Bölgeleri kanunun çıkması en çok Gebze’yi etkiledi ve peşpeşe bölgemizde OSB’ler mantar gibi çoğıalmaya başladı… Daha önce tarım ve hayvancılık cenneti olan bölge artık tamamen sanayi bölgesine dönüşmeye başladı ve böjlgemizdeki dededen ve atadan toprak sahibi olan yerli zenginlerimiz yerlerini “sanayi formatında” geliştirilen sanayi imarı ile elden çıkartarak köşeyi döndüler.
Ve ne yazık ki geçen son 34 yıl içinde Gebze dev bir sanayi bölgesine dönüşerek sanayinin getirdiği olumsuzluklarla da boğuşmaya başladı.
Artık bölgemizdeki söz sahibi, sanayici, tüccar ve tacirdi…
Bölge’nin yerli halkı tarlalarını “mecburen” elden çıkartarak kaybetmiş , tesellisi ise çocuklarının kurulan fabrikalara işçi olarak alınmaları olmuştu…
Meralarını ve tarlalarını bölgemize çoğu “ depo ruhsatı” ile konan sanayiciye kaptıran köylünün köy ürünleri üretimi durma noktasına gelmiş, köylü artık düne kadar kendi yetiştirdiği sebze ve meyvesini hal ve pazarlardan alır duruma gelmişti.
BUGÜN KÖYLERDE KÜÇÜKBAŞ ARTIK HAYVANCILIK NEREDE İSE BİTTİ…
Düne kadar Gebze’nin bir köyü olan ve küçükbaş hayvan yetiştirmede şampiyon köy olan Demirciler Köyü artık Dilovası ilçemizin bir mahallesi haline gelmiş bulunuyor.
***
KUZEYDE SANAYİ İLE KUŞATILAN GEBZE, GÜNEYDE YAPILAŞMASI İLE DENİZE KADAR DAYANMIŞ DURUMDA…