19 Haziran sabahı kasvetli ve yağmurlu bir havada yola çıktık sabahın köründe… Eskihisar bizi yağmurla ve seniz salyası içinde karşıladı..
İstikamet Akçay, Edremit ve Altınoluk gibi turizm beldelerinin bulunduğu Edremit Körfezi idi.
Bursa – Balıkesir yolu üzerinde batıdan dalga halinde gelen sağanak yağmur geçişleri arasında yol aldık..
Yolda, Bursa- Balıkesir arasında yağmur geçişleri ile karşılaştık. Susurluk’ta yağmura yakalandık. Kenarda öğle yemeği molası verdik köftecide…
Karşımızda Kaz Dağları…
Aslında orta rakımlı bir plato üzerinde olduğumuzu, İvrindi ve Havran sonrası aşağıya doğru sürekli rakım irtifası kaybettiğimizden anlamış olduk.. Gökçeyazı- İvrindi- Havran tek kelime ile Balıkesir’in harika diyarları…Halin tarımın olduğunca bütün zor koşullar rağmen sürmesi beni umutlandırdı.
Rakım iyice düşünce kendimizi Edremit’te bulduk. Karşımızda da Kaz Dağları…
Edremit körfezinin kilim gibi denizi ile mis gibi temiz deniz havası karşılıyor bizi.
Mis gibi yollardan geçerek Edremit, Akçay, Altınoluk’a girdik. Buraya kadar yağ gibi geldik, ancak Deniz seviyesindeki turizm beldeleri Akçay, Edremit ve Altınoluk a gelince bizi yoğun trafik ve Kazdağları havası karşıladı.
BÖYLE BİR MANZARA İLE İLK KEZ KARŞILAŞIYOR VE DEKLANŞÖRE BASIYORUM:
KÜÇÜKKUYU’DA KİLİM GİBİ DENİZ VE BULUT FIŞKIRMASI…
(Fotoğraf: YILMAZ IŞIK-20.06.2021- Küçükkuyu)
KÜÇÜKKUYU ANA CADDEDE GÜNEŞ YAKARKEN…
SAHİLDE, EDREMİT KÖRFEZİ TÜM GÜZELLİĞİ İLE BİZİ KARŞILADI…
Küçükkuyu Sahil (Fotoğraflar:Yılmaz Işık)
Ayvacık’ın şirin beldesi: Küçükkuyu
Altınoluk ‘u da geçerek Çanakkale Ayvacık a bağlı. şirin Küçükkuyuda sonlandırıyoruz yolculuğumuzu. Şimdilik buradayız..
Küçükkuyu’ya Nasıl Gidilir?
Küçükkuyu, bağlı olduğu Ayvacık ilçesine yaklaşık 25 km ve araçla 30 dakikalık mesafede bulunuyor . Ayvacık ilçesinden sürekli olarak taksi ve minibüs seçenekleri mevcut. Çanakkale’ye ise yaklaşık 90 km ve araçla 1 saat 20 dakikalık uzaklıkta. Balıkesir’e olan uzaklığı ise 125 km.
İDO ile İstanbul’dan, Bandırma’ya geçip, oradan devam edilecekse; Biga, Lapseki, Çanakkale, Ezine, Ayvacık üzerinden Küçükkuyu’ya varılabilir.
Küçükkuyu’da Nereler Gezilir?
– Kazdağları, Sarıkız Tepesi.
– Hasanboğuldu ve Sutüven Şelaleleri.
– Behramkale Köyü ve Assos.
– Kadırga Koyu.
– Zeus Altarı.
– Adatepe Zeytinyağı Müzesi.
Küçükkuyu’da Neler Yapılır?
– Kazdağları’nda uzun doğa yürüyüşleri, hiking, trekking gibi doğa sporları yapmak
– Ege Denizi’nin tadını çıkarmak.
– Hasanboğuldu ve Sütuven Şelaleleri’nin bulunduğu bölgede piknik yapmak
– Şifalı Afrodit Kaplıcaları’nda rahatlamak
– Körfeze özgü balık ve deniz ürünlerini tatmak.
– Bölgenin ünlü zeytin ve zeytinyağından satın almak.
Küçükkuyu’nun halka açık sahilinde denize girilebileceği gibi beach club ve özel plaj seçenekleri de bulunuyor. Mıhlı Mevkisi, Küçükkuyu çevresinde denize girilebilecek noktalardan biri. İskeleden denize girmek için uygun olan tarihi Assos Limanı ile birlikte mavi bayraklı Kadırga Koyu ise Küçükkuyu bölgesinde serinlemek ve güneşlenmek için en iyi alternatiflerden biri.
KÜÇÜKKUYU’DA, ADATEPE ZEYTİNYAĞI MÜZESİ VE REFİKA’NIN ÖYKÜSÜ……
KÜÇÜKKUYU’YA ADIM ATAR ATMAZ BİR TUR ATAYIM DEDİM…
Şirin Küçükkuyu kasabasında adım atarken – Çanakkale-İzmir anayolunun üzerinde eski bir yapı dikkatimi çekiyor…
Adatepe Zeytinyağı Müzesi…
Bu müze ile ilgili şöyle bilgileri sıralayabiliriz (1):
Türkiye’de türünün ilk örneği olarak Zeytinyağı “Fabrika – Müzesi” 2001 den beri yerli yabancı onbinlerce ziyaretçi ağırlıyor.
Zeytin ve zeytinyağının kültürü o kadar derinlere iniyor ki, yazılmış tüm kutsal kitaplarda çeşitli şekillerde ifadesini buluyor. Ülkemizde bu kadar eski ve köklü bir kültürü olmasına karşın, bu ürüne ilişkin yazılı ve görsel malzemelerin yok denecek kadar az olması, Adatepe Zeytinyağ Müzesi’nin doğuşuna gerekçe oldu. Küçükkuyu‘daki tarihi sabunhane binası restore edilerek, bir yandan kuru baskı tarzında zeytinyağı üretimine devam edilirken, öte yandan civar köylerden toplanmış zeytin, zeytinyağı ve sabun üretimine ilişkin çeşitli araç -gereç ve aksesuarlar fabrika binasında sergileniyor.
Müzede eski zeytinyağı presleri, zeytin toplama aletleri, taşıma ve saklama kapları, çeşitli folklorik objeler görülebilir. Aynı zamanda geleneksel usulde zeytinyağı sabun yapım tekniği de açıklamalı olarak sergilenmekte.
RUM KIZI REFİKA’NIN HİKAYESİ (2):
Refika’nın Öyküsü
Adatepe Köyünde 19 yüzyıl sonu ve 20.yüzyıl başında ‘Refika’ takma adıyla bir Rum güzeli yaşarmış. Köyün Rum ve Türk cemaati arasında çok sevilen Refika hem güzel hem de çok neş’eli bir kızmış. Düğünlerde şarkılar söyler, çok da güzel dans edermiş. Refika’nın güzelliği ve iyilikseverliği Adatepe köyünün yanısıra çevre köylerde de dillere destan olmuş. Özellikle zeytin zamanı Refika’nın çalıştığı tarlalarda köylüler hem zeytin toplar hem de Refika’nın şarkılarını dinlermiş. Düğünlerde mutlaka Refika baş misafir olarak çağrılır ve kendisine şarkı söyletilip, dans ettirilirmiş.
Birinci Dünya savaşına kadar iki cemaat Adatepe köyünde barış içinde birlikte yaşarmış. Ancak Savaş Tüm Anadolu’da olduğu gibi Adatepe köyüne de felaketler getirmiş. Savaşla birlikte Köyün Rum ve Türk cemaatleri arasında önceleri soğukluk daha sonra karşılıklı çatışmalar baş göstermiş. Tüm bu kargaşaya rağmen Refika yine de Türkler arasında sevilmeye devam etmiş ancak ne var ki savaş sonunda Türk ve Yunan hükümetleri arasındaki anlaşma sonucunda Refika da diğer Rumlarla birlikte köyü terk edip, Yunanistan’a yerleşmek zorunda kalmış.
Refika’nın köyden ayrılışı Türkler arasında büyük bir üzüntüye yol açmış. O gittikten sonra bile onun adına türküler yakılmış ve her fırsatta, özellikle düğünlerde onun türküsü okunup, onun adına danslar edilirmiş. Bu gelenek Adatepe köyünde hala devam etmektedir.
Refika’nın efsanevi öyküsünü biz köyün en yaşlısı olup üç sene önce vefat etmiş olan Abdi Amca’dan dinledik. Daha sonra Yunanistan’ın Sakız adasına yerleşmiş olduğu ve Yunanistan’ın ilk güzellik kraliçesi seçildiği yönünde efsaneler anlatılan Refika’nın izini bulabilmek için Sakız adasına yaptığımız bir seyahatte kendisine ait herhangi bir ipucu bulamadık. Ne var ki, tesadüfen bir antikacıda bulduğumuz bir resimdeki kızın güzelliği ve yüzündeki ifade bizi derinden etkiledi. ‘Bu kesinlikle Refika olmalı’ diyerek resmi alıp köye getirdik. Adatepe’nin yaşlılarına resmin Refika’ya ait olabileceğini söylediğimizde, göz yaşlarını tutamayıp heyecanla ‘ Evet! Bu o’ dediler. Biz de çağlar boyunca insanlar güzellik ve sağlık veren saf ve doğal Adatepe zeytinyağlarının alamet-i farikası olarak Refika’nın resmini etiketimizde ölümsüzleştirmeye karar verdik. (KAYNAK: ADATEPE.COM)
Körfez’den çıkarılan bölgeye has balık ve deniz ürünlerini tadabileceğiniz, rakı-balık keyfi yapabileceğiniz restoranların bulunduğu Küçükkuyu’da, Ege’nin lezzetli zeytinlerini ve zeytinyağını da tadabilirsiniz. Küçükkuyu, turistik bir alan ve geçiş noktası Deniz, kum, güneş keyfi için yaz aylarında bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerle birlikte bölgede bulunan balık restoranları, müzeler ve kaplıcalar kışın da turistlerce büyük ilgi görüyor.
Fotoğraf Yılmaz Işık
