reklam
reklam
DOLAR35,2068% 0.3
EURO36,7672% 0.92
STERLIN44,3202% 0.7
FRANG39,4341% 0.87
ALTIN2.968,40% 1,31
BITCOIN97.457,062.393
</div
YILMAZ IŞIKTÜM YAZILARI

Orman yoksa, vatan da yoktur!

Yayınlanma Tarihi : Google News
Orman yoksa, vatan da yoktur!
reklam

Kendi yaşadığı ülkesinin ormanını yakan haindir,

Namus yoksunudur,

 Vatansızdır…

 Ne bu dünyada, ne öbür dünyada yeri yoktur…

Ona ne dense müstehaktır…

Çünkü orman bir kere hayattır,

 Candır,

  Vatandır…

Her şeydir…

Güzelliktir…

Sincaplara, tavşanlara, vadilerinde sabahın erken saatinde öten

Bülbüllere vatandır…

Çevresinde her şeye hayat ve can verendir…

 Bunalan şehirlere soluk verendir…

Yeşildir…

Güzeldir…

***

Ormanı herkes  sevmelidir…

Orman olmasa hayat yoktur…

O derelere, ırmaklara ve nehirlere su veren kaynaktır…

Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal  Atatürk, 21 Ağustos 1929’da Bursa’ya gitmek üzere İstanbul’dan Ertuğrul yatıyla yola çıkar. Yalova sahillerinden geçerken kıyıda muhteşem bir Çınar ağacı görür. Karaya çıkarak Çınar ağacının yanına gider, ağacı okşar, sever ve gölgesinde dinlenir. Çınar ağaçlarına eskiden beri hayran olan Atatürk ağacın yakınında bir ev yapılmasını ister. Orada kısa sürede bir ev yapılır. Atamız kaplıcalarıyla ünlü Yalova’ya zaman zaman dinlenmek için geldiğinde o evde kalır. O evi bugün Yalova Atatürk Köşkü adıyla biliyoruz.

Yine Atatürk, 1934 yılında Kızılcahamam’a uğramış, çok beğendiği Soğuksu mevkiinde Temmuz ayının bir tam gününü geçirerek dinlenmiş, halkı huzuruna davet ve kabul ederek onlarla uzun uzun sohbet etmiştir. Bu ziyaretin anısı, o yerdeki kitabede yazılıdır.

Bu gezide sahip olduğu küçük bir orman sahasını, 3116 Sayılı Kanun’un amir hükümlerini de nazara alarak Kızılcahamam Belediyesi’ne hediye etmiştir.

Atatürk’ün yeşil ve orman hakkındaki şu sözlerini de hatırlatalım:

“Ormansız bir yurt vatan değildir.”

“Yeşil görmeyen gözler, renk zevkinden mahrumdur.”

Orman Çiftliği’nin kuruluşu sırasında, şimdi Marmara Oteli’nin bulunduğu tepede, çevresindekilere şu emri veriyordu:

“Burasını, öyle ağaçlandırınız ki kör bir insan ahi yeşillikler arasında olduğunu fark etsin.”

Afet İnan, Hatıralar ve Belgeler adlı kitabında şunları da belirtiyor:

“Mustafa Kemal, bir sahil çocuğu olduğu için denizi çok severdi. Fakat son hastalık günlerinde hasret çektiği yer, bir çam ormanlığı olmuştur.

‘Bana memleketimizin ormanlık güzel yerlerinden tanıdıklarını anlat… Arzum, yeşillik ve ağaçlık ve de yaz kış yeşil duran ağaçlar arasında olmaktır’ diyen sesi hala kulaklarımda akisler yapıyor.”

Atatürk, Orman Çiftliği’nin sadece tarlalarından istifade etmeyi hedef tutmamış aynı zamanda Ankara’yı ağaçlandırma işine buradan başlamıştır.

Kendi adını taşıyan Atatürk Bulvarı’na çam fidanları dikildiği vakit pek sevinmişti. “Bunlar tutarsa, Ankara’nın yaz kış yeşil duracak bir tabiat zenginliği olacak” demiş ve bu çamları Ankara’nın yeni devrinin bir sembolü gibi telakki etmişti.

***

Ormanlar bir memleketin en büyük hazineleridir…

Onu bilerek ve kasten yakan ve yakanlar  ise şeref yoksunu ve vatan hainleridir…

Ormanlarımızı gözümüz gibi koruyalım…

Koruyan ve yangınları söndürmeye çabalayan ormancılarımız ve itafuiyecilerimize kolaylıklar dileyelim.

Orman olmadan vatan olmaz…

Sahip olduğumuz ormanlarımız bizim her şeyimizdir.

 Güzel vatanımızın değerli bir parçası olan Manavgatımıza çok büyük geçmiş olsun..

 Bu yangın afetinde vefat eden vatandaşlarımıza da Allah’tan rahmet diliyorum.

SAĞLICAKLA KALIN!

29.07.2021

reklam