Çevrimiçi hastane olarak adlandırılan ve internet aracılığıyla hizmet veren bir model geliştirildi. Model, günümüzde birçok vakıf ve devlet hastanesi tarafından kullanılıyor. Sisteme Türkiye’den en yakın örnekler ise E- Nabız, Doctor Turkey ve Evital.
Sedef Subölen
Çin’de hastalara daha verimli bir hizmet sunmak için normal hastanelere alternatif olarak oluşturulan çevrimiçi hastane modeli ülkemizde de hayata geçirilmeye başlandı. Türkiye’de çevrimiçi hastane sistemine en yakın uygulama olarak E-Nabız gösterildi. Ayrıca Doctor Turkey ve Evital’in de çevrimiçi hastanelere örnek oluşturduğu belirtildi.
Yozgat Bozok Üniversitesi Sağlık Hizmetleri bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Rukiye Çakmak’ın “Yeni Bir Hastane Modeli: İnternet Hastanesi” isimli çalışmasına göre çevrimiçi hastane olarak adlandırılan model, Çin’de Covid 19 pandemi sürecinde yaygınlaştı.
Dr. Öğr. Üyesi Rukiye Çakmak
Modelin avantajları arasında; dünyanın her yerinden bağlanarak hizmet alabilme, farklı doktorların tecrübelerinden yararlanabilme, zaman ve mekân sınırlarına takılmadan tedavi sürecini başlatabilme gibi özellikler sıralandı. Dezavantajlar arasında ise; hasta-doktor ilişkisinin yüzeysel olması ya da internet kullanım yetkinliği olmayanların sistemi kullanamaması gibi durumların olduğu ifade edildi.
Sistem nasıl çalışıyor?
Çalışmada Çin’de 2010’larda başlayıp 2020’de yaygınlık kazanan ve günümüzde sayıları binlere ulaşan çevrimiçi sistemlerin amaçları arasında ayakta ve yatarak tedaviyi birleştirmek olduğu vurgulandı. Ayakta tedavide, hastalar evlerinin yakınındaki sağlık merkezine geliyor ve büyük şehirde üst düzey yetkili bir doktorla online görüşme yapıyor. Doktor internet hastanesi için tasarlanan anlık sohbet platformuyla hasta ile ilgileniyor. Hastanın vücut değerlerinin olduğu veriler eş zamanlı olarak teşhis sistemine yükleniyor. Doktor verileri inceliyor ve tanıyı koyarak reçete yazıyor.
Sağlıkta şiddetin önüne geçiliyor
Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi’nde yayınlanan çalışmada çevrimiçi hastane modelinin en önemli avantajlarından birinin hasta-doktor arasında sağlıklı bir mesafe bulunması olduğu aktarıldı. Zaman ve mekân açısından kolaylık yaratan sistemin, hastanın doktorla yüz yüze etkileşime girmesi zorunluluğunu ortadan kaldırdığı belirtildi. Böylece doktor şiddetinin engellenmesinin de mümkün hale geldiği ifade edildi. Çalışmada çevrimiçi hastanelerin kırsal alanlarda sağlık hizmetleri kısıtlı olanlara daha geniş olanaklar sağladığı vurgulandı. Farklı doktorları birbirine bağlayan bir ağ imkânı sayesinde de büyük hastanelerle bilgi alışverişi yapılabildiği belirtildi.
Çalışmada videolu görüşme, görüntülü ve yazılı danışma hizmeti, çevrimiçi randevu, takip imkânı gibi olanaklar sayesinde ilk muayene ve teşhis için hastaneye gitmek gerekmediği kaydedildi. Bu durumun hasta ile doktora zaman kazandırdığı ifade edildi. Hastaların ilk muayene sonrasında gerekirse hastaneye yönlendirildikleri ya da buna gerek kalmadan çevrimiçi takip devam edebildiği belirtildi. Sistemin ayrıca hastane altyapısını teşvik ederek tıbbi verilerin depolanmasını ve paylaşılmasını hızlandırdığı, yüz yüze iletişimi azalttığı için de salgınların önüne geçilmesinde önemli bir özellik olduğu ifade edildi. Kronik hastaların sürekli takibi için de çevrimiçi etkileşim önemli bir fırsat sağladığı bildirildi.
Hastalarda güven problemine neden olabiliyor
Dr. Öğr. Üyesi Çakmak, çevrimiçi sağlık sisteminin belli başlı dezavantajlarını; yüz yüze iletişimde kurulan güven ortamı sanal ortamda oluşmayabilmesi, internet erişimine sahip olmayan bireylerin internet hastanesinden faydalanamaması, kişisel sağlık verilerinin internet ortamında paylaşılmasının mahremiyet ihlali yaratması olarak değerlendirdi. Ayrıca hastaların internet hastanesinin etkili olabileceğine inanmasının kolay olmadığı ifade edildi. Bireylerin kendilerini yüz yüze iletişimdeki kadar net ifade edememesinin teşhis ve tedaviyi zorlaştırabileceği kaydedildi.
Türkiye’de çevrimiçi hastane sistemi ne durumda?
Çakmak, taranan literatürden yola çıkarak Çin hastane modelinin Türkiye’de tam bir karşılığı olmadığını, ancak 2022’de Uzaktan Sağlık Hizmetlerinin Sunumuna ilişkin yönetmelik yayınlandığı aktardı. Yönetmelikte uzaktan muayene, tıbbi danışmanlık, kronik ve riski hastaların takibi, e- reçete ve e- rapor gibi imkanlar belirtiliyor. Bazı hastanelerin ve Sağlık Bakanlığı’nın da online imkanlar sunduğu ifade edildi. Bahsi geçen modele en yakın sistemin ise E-Nabız olduğu kaydedildi.
Sağlık Bakanlığı tarafından 2015 yılında kurulan E-Nabız uygulamasının Covid-19 pandemi döneminde yaygınlık kazandığı ve halen hem hastalar hem de doktorlar tarafından aktif olarak kullanıldığı vurgulandı. E-Nabız’ın muayene, tetkik ve tedavilerin nerede yapıldığına bakılmaksızın, tüm sağlık bilgilerinin yönetebildiği tıbbi özgeçmişe tek bir yerden ulaşabilen bir kişisel sağlık kaydı sistemi olduğu ifade edildi.
Diğer uygulamalar
Çalışmaya göre çevrimiçi hastane uygulamasına Türkiye’de örnek oluşturan diğer bir uygulama ise Doctor Turkey. 2020’de oluşturulan uygulamada her branştan hizmet verebilecek 300’ün üzerinde uzman doktor, psikolog ve diyetisyen bulunduğu kaydedildi. Cep telefonları, tablet ya da bilgisayardan yüz yüze muayene ve rapor yanıtlamanın da mümkün olduğu belirtildi.
Çalışmada yapay zekâ destekli kişiselleştirilmiş deneyim sunan Evital’in ise çevrimiçi olanaklar sağlayan diğer bir hastane uygulaması olduğu aktarıldı. 2022’de kurulan uygulama, ihtiyaçlar ve tercihleri analiz eden algoritma sayesinde, hastaya en uygun uzmanların sunulduğunu iddia ediyor. Ayrıca uygulamanın hastanın, durumuna uygun sağlık uzmanlarıyla eşleşerek sağlık uzmanını daha yakından tanıma ve programını belirlemek için ücretsiz ön görüşme imkânı sunduğu aktarıldı.
Çevrimiçi hastane uygulamaları ne kadar faydalı?
Dr. Öğr. Üyesi Rukiye Çakmak’ın örnek uygulama olarak sunduğu Çin hastaneleri birçok olumlu yan barındırmanın yanında olumsuz yanlara da sahip. “Çevrimiçi hastanelerde önemli dezavantajlar arasında hasta doktor bağını kurmanın zorluğu, internet imkanına sahip olma ve interneti kullanma becerisinin zorunlu olması, mahremiyete ilişkin endişeler var” görüşü uygulamaların ne düzeyde faydalı olduğu sorusunu akıllara getiriyor.
“Çevrimiçi hastane uygulamalarının geleceğine ilişkin bir saptama yapılması şu an için mümkün değil. Çevrimiçi sağlık uygulamaları henüz yeni olduğu için ne düzeyde yararlı olacağı ya da bireyler tarafından ne oranda kullanılacağı bilinmiyor”. Çakmak’ın bu aktarımı, sistemin geleceğini saptamanın zorluğunu akıllara getiriyor. Zaman içinde yaşanacak gelişmelerle birlikte bu sorulara yanıt bulmak da mümkün olabilir.
(Bilimin Kamusal İletişimi (bil-ki) TÜBİTAK 1001, Proje No: 123K063)